İnsan için hayatta kalma stratejisi, bilinmezlikten kaçarak kendiliğinden doğan belirsizliklere hazırlıklı olabilme endişesi yaşamımızda daim bizleri strese sokmaktadır. Geçmişten alışılagelen kaygı ve endişeler bilhassa ergenlikte tavan yapar ki burada ebeveynlere büyük görevler düşmektedir. Çocuklarına karşı özsever doyuma bağlı benlik oluştutulmalıdır. Kendilerinin özgüvenlerini keşfederek hayatta önlerine gelecek herhangi işlevleri ne şekilde çözümleyebilecekleri öğretilmelidir. Belirsizlikle karşılaşan zihnimiz doğası gereği en olumsuz senaryolarla boşlukları doldurur.
Kendini aşırı değerlendirerek, benliğin kendine verdiği değerde olağan dışı arttma, aşırı ilgi ve sevgi beklentisi, çabuk ve kolay düş kırıklığı ve engelleme durumuna düşmektir. Mükemmelliyetçiliği bir tarafa bırakarak deneyim ve tecrübelerin hatalarımızla olgunlaşacağını kabullenebilme erdemliliğini savunabilmeliyizdir. Takıntı ve saplantıların gelip geçici olduğu mamafih her sonun bir başlangıcı vardır. İşte bu korkulardan payını alan fazlasıyla alan genç kesimlerin daima yanında olduğumuzu hissettirerek hatalarından utanmamalarını sağlayabilmeliyiz.
Belirsizlikler yaşam boyu üstesinden gelmemiz gelen geçici şeylerdir. Önemli olan özdeğerin çoğalmasıyla insanda özsever amaçların, beklentilerin, emellerin çok güçlü olması ve süreçte yaşanılanlardan ders çıkarılmasıdır. Değerli, iyi, doğru, sevilen insan olmak gayesiyle davranış ve sözlerimizi hedeflerimize uygun seçebilmeliyiz. Elem, endişe, kırgınlık, sevinç, öfke vb duygularımız başkaları tarafından algılanarak gözlenemeyen kapalı tepkiler sayılır. Tepkilerimize açık veya kapalı karşılık almamız yine bizlere bağımlıdır.
Kişinin geleceğini olumsuz olarak değerlendirmesi, Kişinin kendini olumsuz değerlendirmesi ve Kişinin çevresini ve yaşamını olumsuz değerlendirmesi işlevleri psikolog Beck tarafından tanımlanarak günümüzde halen varlığını sürdürerek desteklenmektedir. İnsan hoş olmayan yaşantısını değersiz bulabilir veya çevresiyle etkileşimlerini yanlış yorumlayabilir veya geleceğine bakınca çektiği sıkıntıları güçlüklerin son bulmayarak devam edeceği takıntısıyla kendini depresyona sürükleyebilir.
Belirsizlik insan hayatında kaçınılmaz olacaktır. Psikolojik ve hem de evrimle ilgili kökenlere dayandırılan belirsizlik sürekli kendiliğinden doğacaktır. Önemli olan bizler ne zaman nasıl üstesinden gelinebileceğini öğrenerek öğretmemizdir. Kişinin düşüncesinde bulunan sistematik ve sürekli mantık hatalarının azaltılmasıyla yaşamının daha keyifli geçmesi sağlanılmalıdır. Hiç bir şey kurtulması güç kısır döngüden ibaret değildir. Ailemizden, çevremizden, uzmanların desteğiyle yaşanılan negatif şeylerden kendimizi çekip kurtarmamız gerekmektedir.