Kuzey Ege bölgesi turizmini değerlendirmek üzere Çanakkale'de yer alan Troia Tusan Hotel ve Grand Anzac Hotelleri Sahibi Armağan Aydeğer ile görüştük. Çanakkale bölgesinde beklenilen turizm hedeflerinin altında kaldıklarını ileten turizmciler Kaleninsesi’ne sorularımızı yanıtladı.
Çanakkale tarihi zenginliği, coğrafi çeşitliliği, kültür turizmi olarak ziyaret edilen bölgelerin en başında yer alan lokasyon. Ayrıca Balkan Turizminde de önemli uğrak noktalarından biri. 1915 Çanakkale Köprüsü'nün yanı sıra Assos ve Troya tünelleri ile bölgeye kara ulaşımı daha kolay olmasına rağmen Assos, Troya, Kaz Dağları, Bozcaada, Gökçeada gibi destinasyonlar son birkaç ay beklenildiği gibi geçmedi.
Çanakkale, son yıllarda özellikle Uzak Doğu ve Doğu Avrupa ülkelerinden gelen turistler için dikkat çeken bir destinasyon haline geldi. Ancak 2025 yılı Haziran ayı ve Temmuz ayının ilk haftası itibarıyla turizmde beklenen hareketlilik istenen seviyeye ulaşamadı.
“Talepte daralma var!”
Çanakkale Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği Derneği (ÇATOD) Başkanı Armağan Aydeğer, Sürdürülebilir turizm anlayışının en önemli yapı taşlarından bir tanesini Kültür turizminin oluşturduğuna dikkat çekerek Haziran ayındaki turizm beklentilerinin karşılanmadığını ve talepte daralma olduğunu belirtti.
Bölge Turizminde kültürel nitelik öne çıkarılmalı!
Aydeğer, katma değeri en yüksek turistin, nitelikli kültür turizminden geçtiğini ifade ederek “Bölgedeki kültürel geçmişin o bölgeye sürdürülebilir nitelik kazandırması önemli bir etkendir. Çanakkale turizmi, daha çok başlangıç itibariyle Troya, Şehitler Abidesi ve Assos’un kıyıları ile öne çıkmştır. Daha sonra diğer turizm çeşitleri ile tüm dünyada daha bilinir hale gelmiştir. Ancak haziran ayında tatil ve gezi rotasyonlarındaki taleplerin azalması bir çok turizmciyi etkiledi” açıklamasında bulundu.
Enflasyon Turisti de vurdu!
Aydeğer, Çanakkale bölgesi için yaz turizminde talep de daralma olduğunu belirterek, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Kıyı kesimlerde ve özellikle iç pazarda geçtiğimiz yıla göre gözle görülür bir azalma var. Türkiye’de son dönemde artan enflasyon ve döviz kurunun yükselişi özellikle Balkan ülkelerinden gelen turisti de olumsuz etkiledi. Özellikle Yunan adalarına gitmek maliyeti daha düşük bir turizm rotasyonu haline geldi”
Temmuz’da hareketlilik artabilir
Aydeğer, Temmuz ayı içerisinde yavaş yavaş hareketlilik başladı diyerek bu hareketlenmenin aslında geç başladığını aktardı. Kur farklarından dolayı maliyet artışları, turistleri farklı lokasyonlara yönlendirdiğini söyledi.
Tesislerde yeme içme ücretleri turiste de pahalı geliyor artık!
- İç Pazarda turist restoran ve kafeleri pahalı bulduğuna yönelik paylaşımlar görüyoruz, etkisi var mı?
Geçtiğimiz yıla göre artan maliyet artışları, döviz kurunun da artmasına neden olarak yabancı turisti yaptığı harcamalar yönünden etkilemeye başladı. Artan maliyetler nedeni ile turistik bölgelerdeki tesisler, işletmeler yüksek fiyat vermeye başladı. Bu doğrudan turisti olumsuz etkiledi tabi ki. Özellikle Balkan ülkelerinden gelen turist sayısı bu yıl çok daha az.
Savaşlar ve Konjonktür Dalgalanmalar turizme darbe vurdu!
- Ülkeler arası siyasi gelişmeler etkiledi mi peki?
Özellikle etrafımızdaki savaş hadiseleri İsrail – Filistin – İran üçgeninde yaşanan gelişmeler bölge turizmini olumsuz etkiledi. Bu olaylar ile genel anlamda konjonktür dalgalanmalar nedeniyle bir düşüş beliyorduk. Haziran ayı da nitekim talepteki bu daralma ile turizme darbe oldu.
- Müsilaj sorunu kıyı bölgelerimizde son bir kaç yıldır önemli bir sorun haline geldi. Bu yıl durum nedir?
Müsilaj sorunu önemli bir konu ama bu yıl için rahatlıkla söyleyebilirim ki, kıyılarımız bu sene tertemiz. Ama bu durumun sürdürülebilir olması önemli. Geçici çözümler ile değil kalıcı çözümler ile ilerlemek bu sürdürülebilirliği sağlayacaktır.
Bölgenin karakteristik özelliğine yatırım yapılmalı
- Nitelikli Kültür Turizmi nedir?
Çanakkale zengin tarihi ve coğrafi özelliği ile bu bölgeye has özellikleri daha çok ön planda olan bir lokasyon. Gelen turist kültürel lokasyon olarak tercih ediyor. Avrupa Turizminde de öncü kentlerden biri olan Çanakkale’nin tarihi zenginliği ve müzeleri ile ve bu bölgeye has üretimi olan ürünleriyle ön planda olmalı. Son yıllarda bu yönden olumlu gelişmeler oldu. Turizm hizmetinde lükse değil, o bölgeye has özellikleri ön plana çıkarmak son derece önemli. Bu bölgeyle özdeşleşmiş turizm hizmetinin verilmesi önemli. Troya Müzesi, Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı Açık Hava Müzesi, batık turizmi, Troya Antik Kenti, bu açıdan büyük öneme sahip. Bisiklet parkurları, kültür yolu turizmi, gastronomi festivalleri gibi karakteristik öğeler ile kültür turizminin sürdürülebilir bir nitelik kazanmasına olanak sağlar.
- Bolu Kartalkaya Yangını yaz turizmini etkiledi mi?
Bolu’da yaşanan otel yangını, toplumsal olarak hepimizi derinden üzdü. Yaşamını kaybedenlerin ailelerine Allahtan rahmet diliyorum. Bununla alakalı denetim eksikliğine bağlı hususlar tekrar gündeme geldi. Hem ülkemizde hem Çanakkale’de gerçekleşen denetimler bizlere ulaştı ve Nisan ayı gibi biz denetimlerimizi tamamlayıp eksikliklerimizi tamamladık. Ancak köklü değişiklikler olması için mevzuatların da değişmesi gerekir. Yapıyla uyumlu olan malzemelerin eksik olması ve bu malzemelerin tedarik edilmesi de mevzuata eklenmeli. Mesela odalarda yangına dayanımı yüksek kapıların olması bu endüstriyel üretime de talebin artmasına neden oldu. Ama fabrika ve üretim aşamasında ülke çapında bu talebin çok olması, beklenilen sürelerin uzamasına yol açıyor.
“Turizm’de en önemli alan güvenli alan yaratmaktır”
Son dönemde yaşananalar göze alındığında Turizm’in en önemli unsuru; güvenli alan yaratmaktır. Gelen turist, can güvenliği için endişe duymamalı, o yüzden sürdürülebilir turizmin önemli faktörü, barınma alanı, gezi ve sosyal alanlarında kendini güvende hissettirecek turizm hizmeti sunulması artık çok önemli.
Bölgesel yaşanan su kesintileri, altyapı sorunları turizmi etkiledi mi?
Bazı bölgelerde, adalarda vb süregelen altyapı sorunları olduğunu biliyoruz. Ama zaman zaman çoğu sorun çözülüyor. Ancak kanalizasyon ve su kesintileri gibi hastalığa sebebiyet verecek sorunları yerel yönetimler hızlı bir şekilde ele alıyorlar diye biliyorum. Ama tabi ki bu sorunlar turizmi olumsuz etkiler.
