Kaybetmeyi  kimse sevmez. 

(Dünya yansa umurunda olmazlar hariç) 

Ben de hiç sevmem meselâ...

Kaybetmek gurur inciticidir, üzücüdür.

Lâkin her yarışın bir kazananı olur...

Şu da işin olması gereken tarafıdır ki; defalarca girdiğin yarışta hep kaybeden taraf sensen ve kazanan hep aynı kişi ise...

 Ehh artık bükemediğin eli bir zahmet öpüver..!

 Ben olsam öyle yaparım...

Sevmesem de kaybetmeyi “Hoşça kal” der, çeker giderim... 

 

Ardından da son ses açar, Ahmet Kaya'dan şu şarkıyı dinlerim;

 

"Sen zahmet etme yerinden.

  Gürültü yapmam derinden.

  Şikayet etmem bu defa.

  Dişimi sıkar giderim. 

 

  Kaybetsem bile her şeyi 

  Bu inadı yırtar giderim.

  Sinsice olmaz gidişim. 

  Kapıyı çarpar giderim.

 

 Ezdirmem sana kendimi.

  Gövdemi yakar giderim. 

  Beddua etmem, üzülme. 

  Elini öper giderim. " :))

 Anladığınız üzre şarkının sözlerini çok fazla olmasa da kötü yönlendirmelere sebebiyet vermemek ve konuya alakadar yakışan az da esprili olması adına kendimce biraz sözün kendisini, biraz da yerlerini değiştirdim..:)

 Böyle de oldu mu.? Valla oldu, güzel de oldu..:))

 

Selâmetle…..!