Çanakkale Belediyesi bünyesinde faaliyet gösteren Atık Cam Atölyesinde deyim yerindeyse harikalar yaratılıyor. Çöplere atılan, işe yaramayan pek çok cam toplanıyor, maharetli ellerde yeniden hayat buluyor. Hem doğaya büyük fayda sağlanıyor hem de birbirinden güzel işler ortaya çıkıyor. Atölyede ders veren Hüseyin Güneri Çanakkale seramiği gibi Çanakkale’nin simgelerini de camdan yaparak tanıtmak istediklerini belirtti.
Orman mühendisliğinden emekli olduktan sonra İstanbul’dan Çanakkale’ye 2010 yılında gelen Hüseyin Güneri, Çanakkale’de cam sanatı eksikliği olduğunu gördü. Yaklaşık 3 yıl önce Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek’in eşi Özen Erkek ile yolları kesişen Hüseyin Güneri cam üzerine böyle bir projesi olduğunu aktardı. Sonrasında ocak ayında Atık Cam Atölyesi olarak belediye bünyesinde faaliyetler başladı. Amaçlarının ilk başta imalat yapmak olduğunu belirten Güneri, Çanakkale’nin bütün camlarını toplayıp, sanatsal boyutu ile dekorlayarak ‘Çanakkale’nin simgesel figürlerini nasıl seramiğe döküyorlar biz de cama dökelim’ dedik. O oluşum vardı ama maddi yönlerden entegre tesis çok zor olduğu için bizler de bu işi sevdirmek amacıyla halka yönelelim dedik ve kursumuzu açtık” dedi.
Sizin hikayenizi dinleyebilir miyiz? Cam ile buluşmanız nasıl oldu?
Doğma büyüme İstanbulluyum. Eşimle çocuğumuzu İstanbul’da büyütmek istemedik. 2010 senesinde Çanakkale’ye geldik. Burada emekli olduktan son canım sıkıldı açıkçası. Cam kursu diye bir kurs yoktu. Cam bölümü diye bir bölüm yoktu. Üniversitede de yok. Mimar Sinan Üniversitesinden bir arkadaşımız geldi buraya. Ondan bir eğitim aldım. Eşim de Mimar Sinan Üniversitesinde çalışıyordu. Oradaki hocalardan bilgi aldım. Sonra ısındık bu işe. Bırakmadım ve kendi atölyemi açtım.
Cam üzerine yoğunlaşmak nereden geldi aklınıza?
Cam geri dönüşümü olmayan atıklardan bir tanesi. Çöpe at geri dönmez. Hiçbir zaman toprakta erimez. Ya alacaksın normal şartlarda eriteceksin ya da böyle atölyeler olsa kullanacaksın. Herkes sokaktan cam toplasa sokaklarda cam kalmaz. Camın tehlikesi çok büyük. Ormanlarda yangın neden olabiliyor Orman mühendisliği zamanında da bunu defalarca anlatıyorduk. Cam bana seramikten daha cazip geldi.
Bu işe sıfırdan başladınız ne kadar süre zarfında geliştirdiniz kendinizi?
2013’te başladık. Enteresan şeyler oldu. Hocamız askere gitmek zorunda kaldı. Giderken ‘Ben sana vekalet verdim sen yap’ dedi. 2 sene ders de verdim. Sonrasında kendi atölyemi açtım onunla ilgilendim. Halkımıza bunu anlatabilmek için bu işe girdim. Geri dönüşüm durumu olmasa sadece cam füzyon sanatı olsa o kadar çok kişiye ulaşamazdık.
Bireysel olarak devam etmiş olsaydınız bu kadar çok kişiyi dokunamazdınız belki de…
Evet! Belediyenin burada çok katkısı var. Öğrencilerim her gün elinde bir şişe ile geliyor. Bunu kendilerine iş edindiler. Bir yerde cam buluyorlar sonra, ‘Hocam bu cam çok büyük alamıyoruz’ diyorlar Ben gidiyorum, alıyorum, kesiyorum.
Hangi tür camlar sizin işinize yarıyor? Mesela küçük parça olması işinizi zorlaştırıyor mu?
Pencere camı, sokakta bulduklarımız. Küçük parçaları toplamak çok zor oluyor. Zaten ürünün bir kısmını kesiyoruz, bir kısmını şekillendiriyoruz.
Biraz tehlikeli değil mi yapılan iş? Cam bu elimizi kesebiliriz vs. diye ön yargı oluyor mu?
Oluyor ama bir müddet sonra güvenle onu aşıyorlar. zzaten ilk günlerde hemen detaylı işleri yapmıyoruz. Eldivensiz gözlüksüz asla çalıştırmam. Bana sorarsan ben çalışırım çünkü artık bu işi gözüm kapalı yaparım ama katılımcılarımıza emniyet tedbiri olmadan çalışma yaptırmıyorum. Zaten bir olumsuzluk olursa dikkatsizlikten olur.
Cam ile uğraşmanın sizde yarattığı duygular nelerdir peki? Çünkü bu işi aşkla yaptığınız anlaşılıyor.
Sadece ve sadece şu anki kurs beni çok çok çok mutlu etti. Sebebi; öğrencilerimin çok çok özverili olması. Bu benim çok hoşuma gitti. Öğretmek için devam ederim. Geri dönüşüm camın ışıltısı ile birleşiyor ya müthiş bir keyif. Ben insanlara öğrettikten sonra seyrediyorum.
Orman mühendisliği işinizi yaparken de aklınızda var mıydı cam ile uğraşmak?
Ben moda sektöründe de çalıştım. Tekstil üzerine de tecrübem var. O alanda mesela göz ve renk estetiğim vardır. Onunla birlikte cam sanatında ilerlemem kolaylaştı benim için. Kötü iş çıkmıyor.
Yaptığınız işin doğaya faydası hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Yüzde 100 geri dönüşüm! Biz doğadan doğayı tahrip edecek atığı aldık. Bizim amacımız zaten bu. Doğa tahribatını engellemek. Bak dünyaya! Herkes dünyayı kendi malıymış gibi kullanıyor. Birileri bir şey yapmak zorunda. Bir laf vardır, ‘Deniz yıldızını denize atarsın. Senin için çok şey ifade etmez ama onun için çok şey ifade eder’ Bunun için ufak da olsa biz bunu Çanakkale halkına tanıtacağız ve Çanakkale halkı tanıdıktan sonra cama ve doğaya farklı bakacak. Benim derdim o.
İlk zamanlara kıyasla ilgi nasıl peki?
Geçen sene açıldık hemen doldu. Fazla da alamıyoruz. Kontrolü sık sık yapmak zorundayım. İnsanları bıraktığın zaman kendilerini dağıtırlar. Yavaş yavaş çalıştırıyorum. Bazıları geldi hobi olarak düşündü. Bazıları benden önce geliyorlar, çünkü çok seviyorlar. Yoksa kimse gelmez. İşin güzelliğini gördükten sonra bırakamıyorlar. Haftanın 5 günü dersimiz var. İki grup halinde yaptık.
Bunu daha da büyütmeyi ve geliştirmeyi düşünüyor musunuz?
Füzyon olarak başladık. Kademe kademe olacak. Bazı şeyler kabul edilirse halk tarafından güzel şeyler çıkar ortaya.
Çanakkaleliler mesela seramik gibi kucaklarlar mı bu sanatı da?
Ondan daha fazla tutacaklardır. Yeter ki biz bunu onlara anlatalım. Çanakkale Belediyesi Seramik Sanatçısı Burak Çiftçi ile yeri geliyor ortak çalışmalar yapıyoruz. Şişeden sır öğrettiler. Yeşil sırrı oradan yakaladık. O şekilde de yapabiliriz. Şunu sanayiye dönüştürmek bizim için büyük sermaye gerektiriyor. Görseniz sokaklar şişeden geçilmiyor. Böyle bir çalışma tamamen doğaya bir nebze de olsa katkımız olması amacıyla yapılan bir çalışmadır. Eğer bu hakikaten ciddi bir şekilde ele alınırsa pek çok şeyin kurtulacağına inanıyorum. Hiçbir şey olmasa bile orman yangınları yüzde 10-15 azaltır. Bu yıllarca takip edilsin sonucu görülür. Cam ile orman yangınlarının nasıl çıktığını ormancılar bilirler.