Bu virüs unuttuğumuz değerleri bize hatırlatmak içinmi gönderildi?
Önceden artan bir yudum ekmeği ertesi gün çorbaya atardık, şimdi çöpe atar olduk.
Şu şehirde gidecek yer var sanki diye isyan ederken, kahvede kafede oturup bir bardak çay içmeye hasret kaldık.
Arkadaşlarla haberleşince,görüşürüz bakalım derken karşı karşıya selamlaşabilmek bir umut oldu.
En önemlisi de mis gibi havayı içimize çeke çeke dolaşabilmek,ne güzel bir duyguymuş.
Mesela size ilginç birşeyden daha bahsedeyim,el sıkışmak. Arkadaşına, özlediğin birine sarılmak bunlar ne güzel duygularmış.
Cuma namazında imamın safları sıklaştırın demesi, yan yana din kardeşinle aynı secdeye baş koymak ne yüce duyguymuş.
Belki birileri bana kızacak ama hamileyim partisi, cinsiyet partisi, evlilik teklif partisi, uyudum partisi, uyandim partileri ne kadar boşa paralar savurur olmuşuz.
Düğünlerde karşılıklı göbek atmak, sokaklarda saat sınırlaması olmadan özgürce dolaşmak, bir ilden başka bir ile hiçbir kuruma baş vurmadan gidebilmek kısacası özgürlük en büyük ödülmüşte haberimiz yokmuş.
Bu virüs bize temizliği öğretti, ne kadar da dikkatsizmişiz!
Velhasıl kelam şikayet ettiğimiz ne varsa bizim en büyük nimetimizmiş aslında!
Sağlıklı Güzel günleri görebilmek umuduyla...