Olması gerekenden çok dar, yüksek ve rampasız kaldırımlar
Bozuk yaya yolları
Geçiş genişliğini daraltan banklar, çöp kovaları, telefon kulübeleri
Standart dışı yapılan dik rampalar
Yanlış yere ekilen ağaçlar, trafik lambaları, elektrik direkleri
Güvenli olmayan alt yapı çalışmaları
Taşıtlardaki basamakların çok yüksek olması
Engelli park yerlerine park edilen araçlar
Üst geçitlerde asansörlerin olmayışı ya da bozuk oluşu
Bizlerinde onlara karşı saygısız davranışlarımız, yol vermemek vs.
Gibi bir çok örnek verebiliriz bunlara. Engelli bireylere bizlerde bunları yaparak engel koyuyoruz ve bunları engellemek yine bizim elimizde. Saygı duymalı ve hayatlarını birazda olsa kolaylık sağlamalıyız. Türkiye’de yüzde 12.5 oranında yani 8.5 milyon engelli olduğu kabul ediliyor. Engelleri bireylerin de hakları olduğunu unutmamalıyız. Bireyler toplum içerisinde bir çok olumsuz tutum ile karşı karşıya kalıyorlar. Ülkerlerin gelişmişlik düzeyine göre değişse de hemen hemen dünyanın her yerinde en büyük sorunlardan birisi. Engelli bireylerin yaşam standartlarının artırlması toplumsallaşması ve üretken bir birey haline getirilmesi gerekir. Toplumdan soyutlanmadan daimi sosyal yardımlar ile kendisiyle barışık yaşamasını sağlamalı ve gerekli önemler alınmalı. Engelli bireylerin daha iyi bir yaşama sahip olmasını sağlamak toplumsal bir sorumluluktur. Çoğu engelli birey yalnızca engeliyle tanımlanma, görmezden gelinme, acınma, dışlanma gibi tavırlara maruz kalmaktadır. Dünyayı engelli bireyler için de yaşanabilir kılmak için engelli olmayan bireylerin de çaba göstermesi gerekmektedir. Bunun yolu da onları tanımaktan ve onların yaşadıklarını anlamaya çalışmaktan geçmektedir. Bu yüzden herkesin bu konuda daha hassas davranması gereklidir.