ŞİDDETE GÖZ YUMMA, SESSİZ KALMA!
Kadına yönelik şiddet dünyadaki en büyük problemlerden biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Hayatımızın her alanında çeşitli şekillerde şahit olduğumuz bu olay ile ilgili dünyada 25 Kasım “Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü” olarak 1999 yılında BM Genel Kurulu kararı ile ilan edilmiştir. Bu günün ilanı ile amaçlanan kadına yönelik şiddete karşı toplumda farkındalık yaratmaktır.
25 Kasım 1960'ta Dominik Cumhuriyeti'nde diktatörlüğe karşı mücadele eden Patria, Minerva, Maria Mirabel adındaki üç kız kardeşin cesetleri bir uçurumun dibinde bulunur ve Mirabel kardeşlerin, tecavüz edilerek vahşice öldürüldüğü ortaya çıkar. Dünyada yankı bulan bu gelişmeler sonrasında Birleşmiş Milletler 17 Aralık 1999'da, 25 Kasım'ın "Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Mücadele Günü" olarak benimsenmesine karar verir.
Dünyanın kanayan yarası haline gelen kadına yönelik şiddet ihlal edilen insan hakları arasında en yaygın olanlardan biridir. Bu bağlamda kadınlara sahip oldukları hakları ve onları nasıl kullanacaklarını anlatmak için Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, Kadının İnsan Hakları Yeni Çözümler Derneği, Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi(ŞÖNİM) gibi birçok dernek ve kurumun yanı sıra belediyeler ve bakanlıklar da çalışmalar yapmaktadır.
Günümüzde birçok kadın şiddet veya şiddet tehdidi yüzünden baskı altında yaşıyor, hayat koşulları kötüleşiyor hatta öldürülüyor. Türkiye’de 100 kadından 42’si eşinden veya birlikte olduğu kişiden fiziksel ya da cinsel şiddet görüyor.
Kadına yönelik şiddet deyince akla ilk gelen fiziksel şiddet yani dayak, yaralama, cinayet olsa da şiddet sadece bununla sınırlı değildir ve birçok şekilde karşımıza çıkabilir. Şiddet türlerini Fiziksel, Ekonomik, Psikolojik, Cinsel ve Dijital şiddet olarak gruplandırabiliriz.
Şiddet, hayatın her alanında karşılaşabildiğimiz, güç ve baskı uygulayarak insanların bedensel veya ruhsal açıdan zarar görmesine neden olan bireysel veya toplu hareketlerin tümüdür.
ŞİDDET TÜRLERİ
Fiziksel Şiddet: Yumruklama, tokat atma, vurma, ısırma, çimdikleme, tekmeleme, saç çekme, itip kakma, yakma, boğazını sıkma, bir aletle vurma.
Ekonomik Şiddet: Ekonomik özgürlüğü kısıtlama, eve para bırakmama veya çok az bırakma, sürekli hesap sorma, parayı kullanarak aşağılamaya çalışma.
Psikolojik Şiddet: Küsmek, baskı uygulamak, intihar etmekle tehdit, çocukları uzaklaştırma, arkadaşlarınıza, ailenize sizinle ilgili yalanlar söyleme, onları görmenizi engelleme, güveninizi kırma, bilgi saklama, kıskançlık, gözdağı verme.
Cinsel Şiddet: İstenmeyen cinsel davranışları yapmaya zorlama, istemediğiniz halde cinsel ilişkiye zorlama, cinsel yöneliminize bağlı davranışlarınızı değersizleştirme, taciz etme, cinsel ilişki sırasında güç kullanma.
Dijital şiddet: Cinsel içerikli mesajlaşmanın ifşası, ısrarlı takipçilik, intikam pornografisi, etek altı görüntü kaydı, geleneksel davranmayan kadının aşağılanması, kurban suçlama.
Şiddet döngüsel olarak ilerler. Şiddet uygulan ve şiddet uygulanan kişi arasındaki bu döngüyü fark etmek şiddeti engelleyebilmek için önemlidir.
Birleşmiş Milletler 1981 yılında kadınların sadece kadın olduğu için karşılaştığı şiddet ve ayrımcılığı önlemek amacıyla Kadınlara Yönelik Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi(CEDAW)’ni yürürlüğe koydu. Bu sözleşme dünyada kadınların evlilik, boşanma, kamu hayatı ve kendi bedenleriyle ilgili birçok hakkını koruma altına aldı. Türkiye bu sözleşmeyi 1985 yılında imzalayarak onayladı. 2011 Mayıs ayında ise kadına yönelik ev içi şiddetle ilgili yaptırım gücü bulunan ilk uluslararası sözleşme olan İstanbul Sözleşmesi Türkiye’de imzalandı. Sözleşme şiddete uğrayan ya da uğrama riski olan kadınlara ve çocuklara yönelik koruyucu ve önleyici maddeleri içermektedir.
Anayasamızdaki 6284 Sayılı kanun, Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine yönelik hazırlanmıştır. Şiddete uğrayanlar bu kanundan yararlanarak şiddet uygulayana karşı çeşitli önlemler alabilir. Evden uzaklaştırma; şiddet mağdurunun evine, iş yerine veya diğer adreslerine yaklaşılmasının engellenmesi, iletişim araçlarıyla rahatsız edilmenin engellenmesi, kişisel bilgilerin gizlenmesi, geçici genel sağlık sigortasına başvurma, müşterek konuta şerh koydurtma, şiddet uygulayıcının var ise silahına el koydurtma; yakın koruma, tedbir nafakası, geçici maddi yardım ve geçici velayet talep etme alınabilecek önlemler arasındadır.
Şiddete uğranıldığında en Yakın Emniyet Müdürlüğü, Karakol, Jandarma Komutanlığı, Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi’ne (ŞÖNİM), Cumhuriyet Başsavcılığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdürlüğü, Kaymakamlık/Valilik, Aile Mahkemesi, Belediyeler ve Kadın Örgütleri başvurulabilecek yerlerdir. Bu yerlerin yanı sıra günün her saatinde 155 Polis İmdat ve Alo 183 Aile, Kadın, Çocuk, Özürlü ve Sosyal Hizmet Danışma Hattı aranabilir.
Bilinmelidir ki şiddet öğrenilir, önlenebilir bir davranıştır ve suçtur. Herkes bir gün şiddet mağduru olabilir. Şiddete göz yummamak ve sessiz kalmamak hepimizin insanlık görevidir!
Çanakkale İletişim Birimleri:
ÇANAKKALE KADIN EL EMEĞİNİ DEĞERLENDİRME DERNEĞİ-DANIŞMA MERKEZİ(ELDER): 0286 217 06 03/ E-POSTA: elder17@mynet.com
ÇANAKKALE BARO: 0 286 212 71 71 - 286 213 92 33
E-posta: canakkalebarosu@hotmail.com
canakkalebarosu@gmail.com