Bazen ne kadar istesen de, çabalasan da olmaz. Sen elinden gelen her şeyi yaparsın; ama yine de olmaz.
Sabahlara kadar ders çalışırsın, ezber yaparsın; konuları bildiğini, anladığını düşünürsün. Gel gör ki sınavda yapamazsın, istediğin notu alamazsın.
Çalmadığın kapı, almadığın eğitim kalmaz; ama yine de istediğin işi bulamazsın.
Sana verilen tüm görevleri harfiyen yerine getirirsin, her şey tastamamdır; ama yine de yaranamazsın, takdir göremezsin, terfi alamazsın.
Tane tane, saatlerce anlatırsın anlamaz; susarsın anlamaz; bakarsın anlamaz, bakmazsın anlamaz. Velhasıl kelam sen ne yaparsan yap anlamaz.
Ararsın aramaz; mesaj atarsın, saatler hatta günler sonra cevap verir; gel dersin gelmez; git dersin gitmez.
“Seni seviyorum.” desin diye beklersin, “Sevgilim olur musun?” desin diye beklersin, “Benimle evlenir misin?” desin diye beklersin; demez.
Çok seversin, o da seni sever ama yine de bir ilişkiyi yürütemezsiniz.
Ömrünün yarısını onunla geçirmişsindir, en büyük sırdaşın, en güvendiğin dostundur; ama gün gelir ummadığın yerden kopar bağlarınız.
Affedersin yine yapar, susar alttan alırsın tepene çıkar.
Sularsın, gözün gibi bakarsın; ama çiçek açmaz, hatta solar.
BAZEN NE KADAR ÇABALASAN DA OLMAZ.
“BEN ELİMDEN GELENİ YAPTIM.” DEDİĞİN YERDE BIRAK.
Hayat da bu ya işte, bazen ne kadar çabalasan da olmaz; ama insan da bu ya yine de devam edersin çabalamaya.
“O aramıyor madem, ben arayayım” dersin; yine ararsın, yine günlerce sana yazsın diye beklersin.
“Bana bağırdı hatta vurdu da; ama bir anlık öfke ile yaptı, seviyor beni.” dersin; ayrılmazsın ondan, yine ilişkini sürdürmeye devam edersin.
“Kaç zamandır görüşemedik, bir plan yapayım. Gerçi o çok yoğunum diyor, gelmiyor; ama gelir belki.” dersin; yine sen davet edersin.
“Bence benden hoşlanıyor, yoksa neden böyle davransın. Benden karşılık göremiyor ki açılamıyor.” dersin; yine sen adım atarsın.
“Bu sefer bu iş benim, görüşmem çok güzel geçti; beni kesin arayacaklar.” dersin, yine beklersin.
“Bu sefer de benim söylediğim yere gidemedik, bir dahakine artık.” dersin; yine istemediğin yerlere gidersin.
Bu konu hakkında onu daha önce de uyarmıştım, yine aynı davranışı sergiledi; ama o kadar hukukumuz var, affedebilirim.” dersin, yine şans verirsin.
Velhasıl kelam yine sen üzülürsün, yine sen kanarsın; çünkü o
Aramayacaktır.
Yine aynı hatayı yapacaktır.
İstemiyordur.
Sevmiyordur.
Önemsemiyordur.
Olmuyordur.
Olmayacaktır.
İşte de tam da bu noktada “Bırak” Sevgili Okur. “Ben elimden geleni yaptım.” dediğin yerde bırak.
AVUÇLARIMIZI KANATAN HER ŞEYİ AMA HER ŞEYİ SIKI SIKI TUTMAK YERİNE, BAZEN SERBEST BIRAKMAMIZ GEREKİR.
“Geveze Show” adlı radyo programında “Geveze” dinleyicilerine şu satırlarla seslendi; şimdi hepimiz ona kulak verelim:
“Zor iştir bırakmak, çok zor iş.
Sen aramayı, yazmayı bıraktığında bir an bakarsın ki; o da aramıyor, o da yazmıyor.
Bütün ilişkiyi meğerse sen idare ediyormuşsun, sen götürüyormuşsun.
Bırak.
Bir insandan bir şey öğrenemiyorsan,
Bırak.
Başkalarının sırlarını sana anlatan senin sırlarını da başkalarına anlatır,
Bırak.
Tartışmayı bilmeyen, dinlemeyen, kendi fikrini dayatan insanlarla konuşacak bir şeyin olmaz,
Bırak.
“Yoğunum” kelimesini ağzına sakız etmiş, sürekli zamansızlıktan şikayet eden, sürekli sürekli hiç zamanım yok diyen…
Bırak.
Çünkü unutma; zaman hiçbir zaman olmaz, yaratılır.
“Ben buyum.” deyip işin içinden sıyrılanlar varsa etrafında bırak.
Saatlerce kendi derdini anlatan, bencillikten burnunun ucunu göremeyenler varsa etrafında onu da bırak.
Ne yaparsan yap gülmeyen insanlar varsa, unutma bazı insanlar mutsuzluktan beslenir, onları da bırak.
Zor iştir bırakmak.
Avuçlarımızı kanatan her şeyi ama her şeyi sıkı sıkı tutmak yerine bazen serbest bırakmamız gerekir.
Bazılarımız dayanmanın bizi güçlü kıldığını düşünür; oysaki tam tersidir.
Bizi güçlü kılan bırakabilmektir.
O yüzden, bırakın.”
Konu her ne ise bil ki; emek de, değer de, sevgi de hak edene verilir ve her şey biraz da nasip kısmettir Sevgili Okur. Bu yüzden;
“Ben elimden geleni yaptım; ama olmuyor.” diyorsan bırak.
Avuçlarını kanatan her şeyi sıkı sıkı tutmak yerine, bırak!