SON DAKİKA
Hava Durumu

Yazıyorum 15.08.2019

Yazının Giriş Tarihi: 15.08.2019 09:34

“Kazdağlarında neler oluyor?”sorusunun cevabını bulabilmek ve Türkiye’nin altın madenleri ile ilgili resmin büyüğünü görmek için yakın geçmişteBergama Ovacık’ta neler olduğunun bilinmesinde fayda vardır.

 Dünya altın madeni rezervlerini ellerinde bulunduran gelişmiş ülkeler Ülkemizdeki altın madenlerini, gerek ticari rekabet ve gerekse ekonomik sebeplerden dolayı çıkarılmasını istememektedirler.

 Bunun içinde gerek kurdukları vakıflar veya Türkiye de güdümlerindeki dernekler ve ajanları vasıtası ile Türk halkının hassas olduğu çevre, tabiat ve ağaç sevgisini kullanarak her türlü kirli algı operasyonları ile engellemeye çalışmışlardır. Şimdiye kadar da başarılı olmuşlardır.

 Ülkemizdeki  altın madenleri ile ilgili en büyük yanlışımız, bu madenlerindevlet eliyle işletilmemesi olmuştur.  Toprağımızın altında milyar dolarlık altın, gümüş ve bakır gibi kıymetli maden rezervlerimiz mevcut iken, bunları ekonomiye kazandırmak yerine basiretsizce dış ülkelerden kredi kullanmış, yıllarca öz kaynaklarımız ve halkın emeğinin  aldığımız borç kredilerin faizinin ödemesi yapılmıştır.

 Birçoğunuza şaşırtıcı gelecektir,  Cumhuriyet döneminde 1933 yılında Ekonomi Bakanlığına bağlı “ Altın Madenlerinin İşletilmesi” kurulmuş olmasına rağmen, her nedense 2001 yılına kadar topraklarımızdan bir gram altın çıkarılamamıştır. 1985 yılında bu yanlışın üzerine ikinci bir katmerliyanlış yapılmış, Maden Kanununda yapılan değişiklik ile yabancı şirketlere topraklarımızdan altın çıkarma imkânı verilmiştir. Bugün Kirazlı köyünde,yakın geçmişte Bergama Ovacıktabu yanlışın sıkıntıları yaşanmıştır.Konu ile ilgili gerekli tedbir alınmaz ve düzeltmeler yapılmaz ise yaşanmaya da devam edecektir. Çünkü Çanakkale de altı tane ve ülke çapında da yüz civarında verilmiş altın madeni ruhsatı vardır.

 “Yiğit düştüğü yerden kalkarmış” Anadolu’da en son işletilen ve 1914 yılında kapanan son altın madeni Çanakkale’dedir.  Türk halkı toprağındaki altınları çevre ve insan kıymeti bilmeyen, yabancı firmaların işletmesine izin vermeyeceğini göstermiştir.

 Siyasi partiler de artık bunu konuda yapılmış olan yanlışları görmelidirler. Ruhsat senin zamanında verildi, benim zamanımda verildi diye kısır siyasi çekişmeler ile seçmene selam vereceklerine,  1985 yılında yabancı şirketlere verilmiş olan altın arama iznini kaldırmalıdırlar.  Ekonomimiz vemilli birlik ve beraberliğimiz içinde bu konuda kalıcıbir çözüm üretmelidirler.

 Elin yabancısı kendi memleketinde altın madenlerini çıkarken, bizim tertemiz Anadolu toprağındaki altınlarımızı siyanürdü, ağaçtı, keresteydi diyemundarlanmasına izin verilmemelidir. Bu konudatürkiye’nin kaybedecek zamanı kalmamıştır.

Çünkü altın konusunda yeni yeni icat çıkarmayahiç gerek yoktur. Anadolu altınları devlet eliyle işletilmeye ve hazineye doğrudan gelir kaydedilmegeleneğine sahiptir. Onun için  atalarımızın yüzyıllarca yaptığı gibi ayni sistem ile devam edilmelidir.

 Kirazlıda yapılan altın karşıtlığı direnişine,yöre halkı HDP’nin işin içinde olmasıbaşta olmak üzere birçok konuda yapılan yanlışları gördüğü için yapılan eylemi desteklememiştir. Ayni nedenlerlemesafeli durduğum yürüyüşte açılan bir pankarta aynen katılıyorum. 

“ Altıncı filo Ülkemizden defol…”

 

 

 

 

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.