Yazıyorum 10.09.2019

Ülkemiz için çok uzun bir süre tek başına iktidarda kalan AK Partinin son zamanlardabaşarısız olduğu ekonomi, tarım ve milli eğitim politikaları başta olmak üzere bazı yanlış icraatlarıile parti içindekihalk tarafından tepki gören uygulamalarında niye ısrarcı olduğunuseçmen olarak anlamakta zorlanıyorum.

Parti olarak nerelerde hatalar yapıldı veya yapılıyor ki; başkanlık ve yerel seçimlerde halk nedensarı kart gösterdi diye sorgulayacağı, sorunlara çözüm üreteceği yerde, yapılan yanlışların üzerine hiç beklenmedik hataları ile“Kendi kalesine gol atıyor.”

24 Haziran seçimlerinde gözle görülür, hatırı sayılır bir seçmen kitlesi Başkanlık seçiminde Erdoğan’a oy vermişiken, tepki olarakAK Partiye oy vermedi.Bu AK Partinin halktan aldığı en büyük ikazdı.

AK Parti halk tarafından yapılan ikaz görmezden geldiği ve gerekli tedbirleri zamanında alınmadığıiçin mahalli idareler seçimlerine kadar ikazına rağmen değişen bir şey olmadığını gören seçmen büyükşehir, ilçe belediye başkanları ile belediye meclislerinde ayrı kişi ve partilere oy vererek tepkisini ikinci defa gösterdi.

Ayrıca,  AK Partiye oy veren büyük orandaki seçmen kitlesi oy vereceği başka bir parti olmadığı için ya sandığa gitmedi yada “Kerhen” oyunu AK Parti’ye verdi.

 Şayet partilere oy verilen bölümlere gönüllü olarak mı, yoksa kerhen mi oy veriyorsun diyeseçmenlere sorulabilseydi;  AK Parti’ye“Kerhen” oy verenlerin azımsanmayacak bir oranda olduğu görülecektir. Ama böyle bir uygulama imkânı bulunmadığı ve işin kolayına kaçmak için verilen her oyun canı gönülden verildiği zannediliyor.

İstanbul seçimlerinde AK Partiye verilen mesaj yorumamuhtaç olmayacak kadaraçık ve net olmasına rağmen, seçmenin tepkisini azaltacak icraatlar yapılacağı yerde ısrar ile tepki çeken hatalara devam ediliyor.

AK Parti gündem yaratamadığı gibi, kamuoyun da aleyhine oluşturulan algı operasyonlarında rakiplerinin dümen suyuna giriyor. Van, Mardin ve Diyarbakır’a Kayyum atanmasından sonra, İstanbul ve Ankara’ya Kayyum atanacağı ile ilgili ayni yöntemler ile oluşturulan algı üzerine,  Süleyman Soyluya İstanbul’a Kayyum atanacak mı sorusuna, “Pazar günü, cevap vereceğim.” Diye açıklama yapması, “ Körün istediği bir göz, Allah verdi iki göz”mantığı ile bu açıklama üzerine kayyum üzerinden gündem karartmagayretine girdiler.

Bırakın İstanbul ve Ankara’ya kayyum atanmasını, bununima ile dahi olsa gündeme getirilmesi, yersiz mağduriyet yaratmıştır. Bu siyaseten zor duruma düşmüş, Kayyum atasalar da bu işten bir an önce kurtulayım modundaki İmamoğlu için can simidi olmuştur.

Halk diğer mahalli idareler seçimlerinde ülke genelinde olduğu gibi İstanbul ve Ankara içinde hür iradesi ile kararını vermiştir.  Hizmet yapamayacaklarını bildiği halde, yolsuzluk ve israf iddialarını ispatlamaları için meclis çoğunluğunu vermeden başkanlığı muhalefete verdi. Halkın kararına saygı gösterip, seçim zamanında verilen sözlerin ve icraatlarının ne kadarını ve nasıl yapacağını halkın iradesine saygı gösterilmelidir.

Hükümeti Kayyum atamaya zorlamak için yapılacak her türlü eylem ve işler için gerekli tedbirler siyaseten alınmalıdır. Kayyum atanması gibi bir saçmalığın içine kesinlikle girilmemelidir. Ayrıca, “ Nasıl Kayyum atamaya cesaret edemediniz.”Mahiyetindeki tahriklere de gelinmemelidir. 

Halk artık eski halk değil, hemen inanmıyor, yorumluyor, izliyor dinliyor. Bu içinde Yenikapı’da yapılan araç şov, diğer şovlardaki gibi ellerinde patladı.

Ama AK Parti de, rakiplerinin hataları üzerine politika yapmak yerine fabrika ayarlarına dönmeli halk ve ülke için çözümler üretmelidir. Yoksa iki sarı karttan sonra görülecek üçüncü kart kırmızı olacağı unutulmamalıdır.