“Haksız yere öldürülüyorsun” diye ağlamaya başlayınca, Sokrates: “ Ne yani, “ demiş. “Bir de haklı yere mi öldürülseydim! “
*
Fransa hükümetinden biri Napoleon'u bir savaşta tenkide kalkışıp parmağını harita üzerinde gezdirerek:
“Önce şurasını almalıydınız, sonra buradan geçerek ötesini zapt etmeliydiniz. “ gibi fikirler belirtmeye başlayınca, Napoleon:
“Evet, “ demiş, “Onlar parmakla alınabilseydi dediğin gibi yapardım. “
*
Bir toplantıda bir genç Mehmet Akif’i küçük düşürmek için:
“Affedersiniz, siz veteriner misiniz? “ demiş.
Mehmet Akif hiç istifini bozmadan şu cevabı vermiş:
“Evet, bir yeriniz mi ağrıyordu? “
*
Alparslan 27bin askeriyle Bizans topraklarında ilerlerken, keşfe gönderdiği askerlerden biri huzuruna gelip telaşla:
“300bin kişilik düşman ordusu bize doğru yaklaşıyor. “ der. Alparslan hiç önemsemeyerek şöyle der:
“Biz de onlara yaklaşıyoruz. “
*
Bir şemsiye imalatçısı, yazmış olduğu şiirleri incelemesi için Shakespeare’e gönderdiğinde, ünlü yazarın cevabı şu olur:
“ Dostum, siz şemsiye yapın, hep şemsiye yapın, sadece şemsiye yapın. “
*
Ünlü bir filozofa: “Servet ayaklarınızın altında olduğu halde neden bu kadar fakirsiniz? “ diye sorulduğunda :
“Ona ulaşmak için eğilmek lazım da ondan! “ demiş.
*
Bir düşünüre sormuşlar:
“Şansa inanır mısınız? “
Düşünür: “Evet, yoksa sevmediğim insanların başarısını neyle açıklardım? “