Su verilen o çiçek..

Sevgi bazen anlaşmak değildir. Nedensizde sevebilir insan. Sevdikçe güzelleşir hatta sevdikçe daha da mutlu olur insan. Karşılıklı sevginin olduğu yerde her şey yolunda ilerler. Ama sevgisizlik varsa bir yerde işte oradan korkmalı insan. Sevmek için çaba sarf etmek gerekir. Sevmek için çok çabaya ihtiyaç yok aslında..

Bazen varlığını bile sevebilirsiniz bir insanın..

Hayatınızda var olduğu için kendinizi çok şanslı hissedebilirsiniz..

Sevdikçe daha da çok sevesi gelir insanın. Sırf fiziki özelliklerine değil de bazen düşüncesine, bakışını, hayata karşı baktığı pencereye bile aşık olabilirsiniz.

Sevmek ve aşk arasında büyük bir fark var aslında.. Sevmek bir çiçeğe sürekli olarak su vermek gibi.. O çiçeği koparmadan, gün gün o çiçeği sulayıp ona özen göstermektir sevmek.. Zaman alır..  Büyümesi için, çiçek açması için çaba sarf edersiniz..

Aşık olmak öyle değildir..  Bir çiçeği çok seversiniz ve onun sizin olması için can atarsınız.. o çiçeği hiç düşünemeden  toprağından koparıp aldığınızda aslında sadece amacınızın o çiçeğe sahip olduğunu anlarsınız. Aşkta böyle bir şey körü körüne aşık olduğu zaman insan sadece sahip olmak istiyor.. Ama sevdiği zaman bir insan yavaş yavaş o çiçeğin büyümesi için sabır gösteriyor. Aşk ve sevgi arasında ki en büyük fark bu.. Aşk insanı yanlışlara sürüklerken sevgi insanı yanlışlardan alır..

İşte o yüzden bir çiçek gibi davranın sevdiklerinize onları koparıp almak çok kolaydır ancak her gün olarak su verip beslemek zor olandır. Siz zoru seçin yavaş yavaş bir çiçeği sulamayı öğrenin.. Sevdiklerinize emek verin.. onları kırıp dökmek sizi mutlu etmeyecek..

Körü körüne davranmayın sevdiklerinize kimsenin canını yakmayı.. onlara kıymet verdiğinizi özen verdiğinizi her zaman gösterin.. sevgiler saklanmaz. Sevgi gösterilir hissettirilir..

Sizi gerçekten seven insanlar size her zaman daha naif yaklaşacaktır. Size karşı kırıcı ve tavır ile gelen insanlar aslında ne istediğini bilmezler. Sizi isterler ama sizinle mutlu olmayı, sizi anlamayı hatta bazen sizi dinlemeyi bile bilmezler. Mutlu olmak isterler ancak bunu hep sizden beklerler. Yada ikili ilişkilerde sürekli olarak her şeyin çok güzel gittiğine inanırlar. Sevgi ile sulamadıkları çiçeklerin, gün gelip öldüğünü gördüklerinde o çiçeğe nankör derler.. Sulamadığı çiçeğin ölüşüne nankörlük derler..