SON DAKİKA
Hava Durumu

Ruhun gıdası (07.07.2022)

Yazının Giriş Tarihi: 07.07.2022 09:32
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.07.2022 09:32

Müzik gerçekten ruhun gıdası mıdır sizcede? Bence öyle diyebilirim müziksiz bir hayatımız olmadı. Dünyanın her yerinde müzik vardır ve her ülkenin her yörenin farklı farklı müzikleri vardır. Bedenimizin fizyolojik olarak yemek yemesi, su içmesi gerektiği kadar psikolojik olarak da beslenmeye ihtiyacı var.

 Sosyalleşerek bu ihtiyacımızı gidersek de müziksiz bir hayat asla düşünülemez. Müzik, kimi zaman dert ortağımız olurken, kimi zaman neşemize neşe katar, motivasyonumuzu artırır. Müziğin iyileştirici etkisi çok eski zamanlardan bu yana araştırma konusu olmuştur. Sonuç olarak evrenin bir parçası olan insan, yaşamda mevcut olan her şeyi müzikte de bulabilmektedir. Bu yüzden insan yaşamının her alanında müzikten yararlanılmaktadır. Müziğin birçok tanımında olduğu gibi ruhun gıdası olduğu, insanı rahatlattığı, dinlendirdiği ve huzur verici etkilerinin olduğu görülmektedir.

Müziği yalnızca eğlence aracı olarak düşünmek yerine, günlük yaşamınıza müziği katmanın bazı zihinsel faydaları olduğunun da bilincinde olmak gerekmektedir. Bunun sonucunda daha motive, mutlu ve rahat hissettiğinizi göreceksiniz. Müziğin duyguları aktarmak için evrensel bir yol olduğunu araştırmaların da doğruladığını söyleyebiliriz. Thompson ve Rabitaille tarafından yapılan bir çalışmada beş deneyimli besteciden neşe, keder, heyecan, sıkıntı, öfke ve huzur duygularını içeren kısa melodiler bestelemeleri istendi. Orta düzeyde eğitim almış 14 dinleyiciye bu melodiler dinletildiğinde duyguların doğru şekilde aktarılmış olduğu görüldü. Konuyla ilgili yapılan başka çalışmalarda da aynı bulguya ulaşıldı ve özellikle mutluluk ve üzüntü duygularının diğer duygulardan daha başarılı bir şekilde aktarıldığı sonucuna varıldı.

Müzik, hayatlarını daha renkli, sorunlarını daha baş edilebilir kılabiliyor. Duygularının gerçek olduğunu ve yalnız olmadıklarını hissediyor, duygusal yüklerden uzaklaşmaları ve öfkelerini yatıştırmaları daha kolay hale geliyor. İstedikleri müzikleri, istedikleri ses düzeyinde dinleyebilmeleri, özerklik ve otokontrol ihtiyaçlarını giderebiliyor. Müzik olumlu deneyimler ve eğlenceyle daha çok ilişkilendiriliyor. Aynı zamanda dinlenen hüzünlü müzik de kısa vadede melankoliyi fakat uzun vadede esenlik ve mutluluğu arttırabiliyor.

Müzikler bizi psikolojik olarak etkiledikleri gibi fizyolojik etkilere de yol açabilirler. Müzik hem uyarıcı hem de rahatlatıcı olabilir. Araştırmalar, müziğin bakteriyel enfeksiyonlarla savaşmak için protein seviyelerini yükseltebileceğini göstermiştir. Sakinleştirici müzikler ise kortizol seviyelerini ve kan basıncını değiştirebilirler.

Müzik beğenilerimiz ve üzerimizde yarattığı etkiler görüldüğü gibi çeşitli değişkenlerin sonucu olarak ortaya çıkmakta ve geriye hala cevaplanması gereken çok fazla soru bırakmaktadır. Üzüntülerimizde, sevinçlerimizde ve daha pek çok duygumuzda bize eşlik eden melodiler üzerinde yapılan çalışmalar devam etmekte, bu çalışmalardan yola çıkarak müzik terapisi yöntemleri de geliştirilmektedir.

Biraz aslında yöresel müziklerden bahsedeceimiz bildiğimiz üzere yörelere göre müzik türleride ayrılıyor. 1.2. ve yerel kültürlerin izlerini taşıyan müzikler yöresel müzik olarak adlandırılmaktadır. Tarihsel süreç içerisinde o yörede yaşamış tüm uygarlıkların müziksel yaşam biçimlerinin oluşturduğu bir bütün çerçevesindeki tüm çeşitlilik ve zenginlikler ise söz konusu yörenin müzik kültürünü oluşturmaktadır. yörenin kendine has enstrümanlarıyla veya ağızlarıyla seslendirdikleri müzikler olacaktır. Her yöreye ait olan müziklerimiz bulunmaktadır. Yöreye ait olan müziklerimizin sözleri de oldukça anlamlı ve duygu içeriklidir. Kimi müzik eğlenceli kimisi hüzünlüdür.

Kısacası müzik hayatımızın her yerinde ve daima olacak.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.