SON DAKİKA
Hava Durumu

HAYVAN ÇİFTLİĞİ

Yazının Giriş Tarihi: 27.08.2022 10:57
Yazının Güncellenme Tarihi: 27.08.2022 10:57

İngiliz edebiyatının önemli yazarlarından olan George Orwell 25 Haziran 1903 yılında Hindistan’da dünyaya gelmiştir. Asıl adı Eric Arthur Blair olan yazar bu adını çok kullanmamıştır. Döneminde sadece soyluların gidebildiği Eton Koleji’nde okumuştur. Bu okulu bitirdikten sonra üniversiteye gitmeyip Birmanya’da İmparatorluk Polis Okulu’nda görev yapmıştır. Buradaki haksızlıklara ve işkencelere dayanamayan yazar tekrar Avrupa’ya dönmüş ve çeşitli mesleklerde çalışmıştır.

George Orwell bir müddet maddi olarak sıkıntı çektikten sonra çok sevdiği yazar olan Jack London’ın izinden giderek yazar olmaya karar vermiştir. İspanya iç savaşında bir keskin nişancı tarafından gırtlağından vurularak ölümden dönmüştür. 21 Ocak 1958 tarihinde Londra’da veremden tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetmiştir.

Birçok kitabı vardır ve bu kitapların bir çoğu eleştirel kitaplarıdır. Aralarında en sevdiklerim 1984 ve hayvan çiftliği itabı olmuştur bu sebeple biraz hayvan çiftliğinden bahsetmek istiyorum. Distopik romanlarıyla ünlenen İngiliz Yazar George Orwell tarafından 1945 yılında yayımlanan Hayvan Çiftliği adlı roman, masalsı atmosferinin altında derin bir sistem eleştirisi barındırıyor. Fabl türünde kaleme alınan eser, yazarın 1984 adlı romanıyla birlikte geniş kitlelere ulaşan kült yapıtları arasında yer alıyor.

Kitabın olay örgüsü Bay Jones adlı bir adamın sahip olduğu Beylik Çiftliği’nde geçiyor. Bu çiftlikte yaşayan hayvanlar, kendilerini ezip sömüren insanlara başkaldırıp yönetime gelerek daha eşitlikçi bir düzen oluşturuyor ama kurnaz ve iktidar düşkünü domuzlar çok geçmeden yönetimi ele geçirerek bu değişimi yolundan ve amacından saptırıyor. Ne yazık ki insanların yönetiminden daha baskıcı, daha acımasız bir diktatörlük kuruyor. Hayvan Çiftliği'nin başkişileri hayvanlardır. Bir çiftlikte yaşayan hayvanlar, kendilerini sömüren insanlara başkaldırıp çiftliğin yönetimini ele geçirir. Amaçları daha eşitlikçi bir topluluk oluşturmaktır. Aralarında en akıllı olan domuzlar, kısa sürede önder bir takım oluşturur; ama devrimi de yine onlar yolundan saptırır. Ne yazık ki insanlardan daha baskıcı, daha acımasız bir diktatörlük kurulmuştur artık.

Bu romanda hayvanlar, aşırı bir nefretle ve domuzların söylemleriyle düşman belledikleri insanlara odaklanırken, etraflarında olup bitenleri görememekte ve bunun neticesinde hüsrana uğramaktadır. Gerçeği fark ettiklerinde ise iş işten geçmiştir.

Yazımı kitapta geçen sen sevdiğim sözlerden biriyle bitirmek istiyorum.

"Bütün Hayvanlar Eşittir, Ama Bazı Hayvanlar Daha Eşittir"

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.