Gıda sistemleri sağlıksızlık ve çevresel bozulmanın başlıca itici gücü olduğundan, diyetleri ve gıda üretimini toplu olarak dönüştürmek için küresel çabalara acilen ihtiyaç duyulmaktadır. Bilimsel hedeflerle birleştirilen bütüncül bir çerçeve, sürdürülebilir ve sağlıklı bir gıda dönüşümü için gerekli desteği sağlayabilir.
FAO ve Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) öncülüğünde gıda israfının önlenmesi, herkesin güvenilir gıdaya ulaşabilmesi, yoksulluğun ortadan kaldırılması, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakılabilmesi için ‘Sürdürülebilir Beslenme ve Gıda Güvenliği’ kampanyası başlatılmıştır. FAO sürdürülebilir beslenmeyi; besleyici, güvenli, sağlıklı, ekosistemi koruyucu, ulaşılabilir, adil, ekonomik olarak erişilebilir, doğal kaynaklı yaşam biçimi olarak tanımlamıştır. Peki, biz sürdürülebilirlik açısından neler yapabiliriz?
Hayvansal kaynaklı proteinlerin yerine bitkisel protein kaynaklarını tercih edin.
Günde en az 5 porsiyon sebze meyve tüketmeye özen gösterin.
Şeker, yağ, tuz içeren paketlenmiş gıdaların tüketim sıklığına ve miktarına dikkat edin.
Baklagillerin, tam tahılların, fındık, ceviz gibi yağlı tohumların tüketimini arttırın.
Sürdürülebilir balıkçılık ile avlanmış (sezonunda avlanmış) balıkları tercih edin.
Kırmızı et, işlenmiş et ürünleri ve hayvansal kaynaklı yağ tüketimini azaltın.
Sebze ve meyveleri mevsiminde tüketin.
İdeal vücut ağırlığınızı koruyun ve ideal vücut ağırlığına ulaşmak için çabalayın.
Yerli üreticilerden alışveriş yapmaya özen gösterin.
Yerel besinleri tüketmeye özen gösterin.
Satın aldığınız besinleri doğru koşullarda saklayın.
Hiçbir besini israf etmeyin. Besinlerin sularını veya sap, yaprak gibi kısımlarını değerlendirin.
Ambalaj, poşet, plastik kullanımını azaltın.
Tekrar tekrar kullanılabilen çevreye zarar vermeyen geri dönüştürülebilir ürünler tercih edin.
Sofranıza gelen tüm besinlerin nereden, nasıl geldiğini düşünün ve sorgulayın.