Doğanay'ın Kaleminden 14.02.2020

Hepimizin okumak istediği belki de okuduğu bir roman..  Tabii Tutunamayanları okumak ta biraz sabır isteyen bir iş olduğunu düşünüyorum.. Gerek kitabın kalınlığı gerekse kitabın -ki bana göre- dilinin biraz ağır olması, açıkçası beni okurken biraz yordu diyebilirim. Ama oğuz Atay'ın gerek edebiyattaki yeri gerekse eserlerine saygı duyuyorum ve Oğuz Atay hayranlarından olduğumu söyleyebilirim.  Örneğin sokakta bir röportaj yapsanız Oğuz Atay'ın eserlerini sorsanız halktan birine, verecekleri tek cevap Tutunamayanlar olur.. Çünkü artık Oğuz Atay hafızalarımızda bu şekilde kalmış. Gerçekten de bir sanatçını en güzel eseri kişiliği ve geride bıraktığı eserleri olsa gerek.. Hayat, çatlak bardaktaki suya benzer. İçsen de tükenir içmesen de. Bu yüzden hayattan tat almaya bak. Çünkü yaşasan da bitecek, yaşamasan da... demiş Neyzen Tevfik... kitaba başka alıntılarla girmek okuyup yazmak adına güzel bir gelişim. Hayat, tartışılmaz günden güne daha da zorlaşan eğitim hayatı gibidir. Bütün kitaplar hayatı zenginleştiren birer hayat tecrübesi sonucu oluşan sokak lambası gibidir. Okuyan aydınlanır, okumayan karanlıkta kalır ve kaybolur.  İstisnasız muhteşem duygular ve kaleme alınan her saniye değecek satırlara ve hayata imza atmaktır. Yaşanmamış her duyguda aklım kalıyor, aklımın kalmadığı yerde de gönlüm kalıyor... insan budur işte: aklının kaldığı yerde gönlü olmayan, gönlünün kaldığı yerde aklı duramayan...

Tutunamayanlar, alışılmışın dışında bir romandır. Belirli bir olayı sergilemekten çok; izlenimler, çağrışımlar, taşlamalar, ayrıntılar ve ruhsal çözümlemelerle oluşur. Bu bakımdan, özetlenmesi güçtür. Ancak, romanın konusu, kısaca şöyle açıklanabilir:

Turgut Özben arkadaşı olan Selim ‘in intihar etmesi sonucu Turgut bu konuya çok üzülür ve konuyu deşmeye başlar.Araştırır…

Turgut Özben araştırmaları sırasında yavaş yavaş kendi benliğini tanır: O da tutunamayanlar biridir. Kendini o zamana değin birtakım törelerin, alışkanlıkların yönettiğini sezer. Gitgide bağsızlığa doğru kayar. Evinden ayrılır. Bir trene binip gider. Gözden kaybolur.

hayatın içeriğine ve biçimine katlanamayan... Hayata farklı bir bakış atan biz tutuanamayanlar,bu kitapda birçok kez kendinizi bulacaksınız.

‘’hayatım hayatımın romanı olsun" Oğuz Atay