SON DAKİKA
Hava Durumu

Hoşgörü (15.10.2021)

Yazının Giriş Tarihi: 15.10.2021 10:05

TDK, kelimelerin anlamları hakkında bir dolu şey söylüyor. Bazıları dönem dönem özellikle sosyal medyada gündem oluyor ve kelimenin yazılışı hakkında eleştiriler alabiliyor. Tabi konumuz, tanımı eleştirilen kelimeler değil.

Konumuz hoşgörü ve taviz vermek.

İnsanlık ilişkileri büyük ölçüde hoşgörü ve tavizle ilişkilidir diye düşünürdüm.

TDK, hoşgörü için; “Her şeyi anlayışla karşılayarak olabildiği kadar hoş görme durumu, müsamaha, tolerans” tanımına yer veriyor.

Örnek cümle ise, "Pek az kimseye göstermiş olduğu bir hoşgörüden yararlandım." Abdülhak Şinasi Hisar

TDK, taviz vermek için ise; “Taviz vermek herhangi bir sorun çıkmaması adına kişinin ya da kurumun veya devletlerin kendi haklarının büyük ya da küçük bir bölümünden vazgeçmesi olarak değerlendiriliyor. Taviz vermek uzlaşmayı sağlamak adına karşı tarafın isteklerine onay vermektir” ifadelerine yer veriyor. Örnek cümle ise; "Galiplerin yenilen devletlere hiçbir taviz vermeyecekleri hissediliyordu." - Reşat Nuri Güntekin

***

O kadar ağır yaşam koşullarında yaşıyoruz ki, daha iyisinin olabilme ihtimalini bile görmüyoruz ya da görmezden geliyoruz. Daha iyisini hayal ederken kötü olma ihtimali bizi yıprattığı için, kendimizi kötüye göre ayarlamaya çalışıyoruz. İnsanlar, bizlere bir şeyler söylediğinde altında hep bir çapan arıyoruz. İyi de deseler kötü de deseler.

Asla empati kurmuyoruz.

Gel gelelim böyle olur mu?

Olmaz.

Sanırım biraz hoşgörü her şeyi toparlayabilir. Her şeyi anlayışla karşılamaktan bahsetmiyorum. Ama bazı şeyleri üzerine düşünmek, üzerine biraz daha kafa yormak, empati kurmayı denemek ikili ilişkilerimiz için iyi olabilir.

Bu bir taviz de değildir.

Düşünmek, düşünmek.

Kimsenin mükemmel olmadığı gibi, art niyetli de olmayabilir.

Biraz daha üzerine düşünmek…

***

Peki kişi için kurulan hoşgörünün ömrü var mıdır? Duyguların ömrü var mıdır?

Duyguların ve fikirlerinde bir raf ömrü var. Bu raf ömrüne katılan değerler ile duygu canlılığını daha uzun süre koruyabilir. Ya da geçirdiği işlemler sayesinde başka bir şeye evirilebilir.

Bu taviz de değil.

Duygu ya da fikir değişmeye başlayabilir.

Bu değişim istenilen gibi değil ve incitici ise, zarar görmeye başlar ise bu taviz bile değildir ve durdurulması gerekir.

 Taviz vermek o anı kurtaran sorun çıkmasını engelleyen ya da erteleyen ve bunun içinde kendi haklarının, duygularının ya da fikirlerinin birazından kısmen ya da tamamen vazgeçmek olarak tanımlanabilir. Uzlaşmak için karşı tarafın isteklerine onay vermek…

Gönüllü ya da gönülsüz olarak.

Peki, kişinin kendi fikirleri, hakları ve duygularında vazgeçmesine gerek var mı?

Değer mi?

Ya da

Hoşgörü kime ve ne için olmalı?

Güzel insanlar hoşgörüyü hak ediyorlar.

Sanırım biraz da Abdülhak Şinasi Hisar’ında dediği gibi, "Pek az kimseye göstermiş olduğu bir hoşgörüden yararlandım."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.