ANKA'NIN 7 GÜNÜ / tılsımlı anahtarlıklar

Ateşin en güzeli yaşamın filizlenmesiydi. Bu kılı kırk yaran soğuklar çok karanlıktı. Bu nedenle ışık, ateş gerekiyordu. Böyle zamanlarda gece uçsuz bucaksız karanlık oluyordu. O karanlıklardan birinde, saatler 00.00 olduğunda gökyüzünde bir yıldız parladı. İnsanlık için büyük bir umuttu.

Yıldız hızla gökyüzünden yeryüzüne hareket etti. O soğuk köyün ahalisi içlerinden bir dilek tuttu. Her birinin de dileği aynı idi.

Anka Kuşu da tam o anda yıldızı fark etti. Samanyolu galaksisinin en parlak yıldızlarından biri yeryüzüne doğru her yaklaştığında daha da parlıyor daha da güzelleşiyordu. Anka Kuşu hemen yılsızı takip etmeye başladı.

Yıldız insanların dilekleri sayesinde hiç görülmemiş kırmızı tonlarına bürünmüştü. Belki Anka Kuşu’nun bile tüylerinde böyle güzel renkler yoktu.

Yıldızın toprakla buluştuğu yer de normal şartlarda ölüm olması gerekirdi. Köyde yaşayan insanların iyi kalpleri ölümü yaşama çevirmişti. O köyün adı Nevruz Köyü olmuştu. Her şey yeniden doğmuştu. Yenilenmişti. Yeni heyecanlar, yeni yaşamlar, yeni umutlar, yeni hayaller…

***

Yıldızın mucizesi kırmızıydı. Sonra yıldızın ışığından çam kekiği bitti. Sevda koktu dört bir alem.

Gökyüzü aydınlandı, mavi karanlığı yararak hakim oldu. Hodan otu mavinin doruk noktasında doğdu.

Rüzgar esti Nevruz Köyü’ndeki güzellikleri yaymak için. Rüzgarın rengi sarıydı. Civan perçemi sardı rüzgarı.

Yıldızla toprağın birleştiği yerden sarıkız çayı doğdu. Toprak şifaydı.

***

Nevruz Köyü’nde bu 4 renk, anlamla birleşti. Renkler yeniden doğduklarında çok az toprak parçasında var olan bitkilere dönüştü. Anka Kuşu bu gizemi sadece izledi.

***

Söylenceye göre, aradan geçen uzun yılların ardından Anka Kuşu bu köye tekrar uğramıştır. Nevruz Köyü Kadınlarının ellerinde yeniden doğan tılsımlı 4 renkte anahtarlıklar görmüştür ve eski zamanlarda bu topraklara düşen yıldıza minnet duymuştur.

Rivayete göre de o anahtarlıklarla açılan kapılar, sevda dolu, aşk dolu, sağlık, şifa ve sıhhat dolu, huzur ve mutluluk dolu olurmuş. Nevruz Köyü Kadınları, tılsımlı köylerinde dimdik durdukları, kılı kırk yararak ürettikleri sürece, bin kilitli kapıları bile açacak anahtarlıklar olacaktır. Kötüyü aralayarak açan, iyiyi selamlayan kapılar onların ellerinden çıkan mucizelerdir.

Başka bir rivayete göre de, Nevruz Köyü Kadınları, bir araya geldikleri zaman ışık saçarlar. İlmek ilmek dokudukları kumaşlarla sararlar hayallerini. Köydeki her bir kadın yan yana geldiğinde ışık olur. Bu ışık zamanla yıldıza dönüşür. Gökyüzünde doğru yolculuğa çıkar. Hikayemizin başındaki o güzel yıldız, yeni umutları filizlendiren yıldıza dönüşür. Başka köylere kasabalara, başka kadınlara umut olsunlar diye.

Birlikte hareket eden her kadın daima umut yıldızlarına dönüşecektir.

İlham Alınan Haber İçin,

tılsımlı anahtarlıklar