SON DAKİKA
Hava Durumu

ANKA'NIN 7 GÜNÜ / Renkli Pastalar

Yazının Giriş Tarihi: 23.12.2020 13:20

 Soğuk kış günleri sokakları kaplamıştı. Dörtnala esen kutup rüzgarları tüm cadde ve sokaklarda hakimiyetlerini arttırıyor, asfaltları ve toprakların yüzeylerini ince ince kırağıyla kaplıyordu.

Gökyüzünden bulutlar gözle görülemeyecek kadar küçük taneler halinde karlarını yer küreye yağdırıyordu. Yer küre beyaz bir zeminle kaplanmıştı.

Dünya gezegeninde bu büyük görkemli değişimin adı kıştı. Karlar, kutuplardaki gibi manzaraları gezegenin başka topraklarında da görünür kılıyordu.

Anka Kuşu bu manzaraları görmeyi çok severdi. Tüm renkler beyaz karların altına kendilerine yuva yapmış ve orada renklerin kendilerini yenilediğini düşünürdü. Baharla beraber tüm renkler neredeyse kendi görkemli tüyleri gibi parlak ve canlı şekile topraktan uyanırdı çünkü.

Ve insanlar genç yaşlı demeden bir arada küçük odaların içinde oturur, sobaların çıkarttığı sese sohbetleri eklenirdi. Bu sohbetler geçmişten, gelecekten olurdu. Bazen korku hikayeleri, bazen de masallar…

Herkes işlerinden, evlerinden geldiklerinde büyük sofralar kurulur, yemekler yenir, çaylar demlenirdi.

Anka Kuşu’da bu kalabalık aileleri sevinçle izler, karın, tipinin, boranın, nasıl da dünya gezegenindeki tüm yaşayanları evlerine çektiğine büyük bir hayret ederdi.

İnsanların tek dertleri birlikte yemek yemek, sohbet etmekti.

Ya da sadece birlikte olmak.

Kış, her şeyi sessizleştirdiği için onların içinde bir korku patlak verir, korkuyu ortadan kaldırmak içinde birbirlerine sokulurlardı. Bir olmanın taçlandırılmış hali de yaşamlarını sürdürmek için gerekli olan sıcak bir soba, sıcak bir ev, sıcak yemeklerdi.

Yaşayabilmeleri için gerekli olan en elzem şeylerin yanına sadece sıcak sohbet ve çay partileri ekleniyordu.

Anka Kuşu insanların bu kadar birbirlerine sokuldukları anları çok severdi. Genelde büyük savaşlardan, kıtlıktan, zelzelelerden dolayı birbirine kenetlenen insanlar kış aylarında da o zamanları anımsıyordu belki de.

Bu nedenle o korku ve acının kötü havasını ortadan kaldırmak için büyük kahkahalar ve büyük çay partileri veriyorlardı.

Bu görkemlilik için de insanlar pastalar, börekler, çörekler yapıyordu. Bu kadar güzel gözükmelerinin bir anlamı yoktu aslında. Hazırladıktan birkaç dakika içinde bitecekti. İşin sırrı o pastalar ve çöreklerin kendi içlerindeki sevinci temsil etmesiydi.

Söylenceye göre insanlar o eski kötü anıların buhranlı havasını ortadan kaldırmak için pastalarını ve çöreklerini çok renkli ve güzel yaparlardı. Kendi kültürleriyle, sanatlarıyla harmanladıkları görsel şölen onlara hep umut ve mutluluk verirdi.

Rivayete göre bu kadar güzel yiyecek yapan kişilere Anka Kuşu tüylerinden birini bırakır ve bu tüyler onlara şans ve mutluluk verirdi. Anka Kuşu nasıl o görkemli ağaçlara, tarlalara tüylerinden bıraktıysa aynı şekilde bu güzel insanlara da bırakırdı. O yemişlerin renkleri ve cıvıltıları pastalarda, böreklerde ve çöreklerde de kendini gösterirdi.

 İlham alınan haber,

'Pasta Neşedir'

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.