Zamanın yaşadığımız anından düşündüğümüzde… Ne kadar çok özleriz geçmişi. Özlediğimiz anlar, o anları yaşadığımız sırada acıtıcı, huzursuz ya da bizleri kötü hissettirse de geçmişi düşünmek biraz da olsa rahatlatır.
Neyin neden olduğunu, neden o kararları verdiğimizi, yaşamın o anlarında neden olayların kontrolümüzden çıktığını zaman geçtikçe iyice kavrarız. Anlam veremediğimiz birçok şeyin aslında cevaplarını zaman içerisinde buluruz.
Sadece insanlar da değil… Anka Kuşu’da yaşadığı zor anlarda çok bunalsa da, geçmişi hatırlarken hep özlem duyar. Sadece büyük acılar, ölümler ve hastalık dönemlerini hüzünle hatırlar, aynı bizim gibi.
Tarihin kumlarının daha hızlı aktığını düşünür ama aynı zamanda. Anka Kuşu yaşadığı son yüzyıl içinde insanların dünyayı çok daha hızlı değiştirdiğini düşünür. Sevilen her şeyin yerine, bambaşka gerçeklikler gelmiştir. Kıyafetler, giyim tarzları, kullanılan arabalar, favori renkler…
Favori müzikler… Müzikler bile o kadar değişmiştir ki… Aşklar… Sevdalar…
Aşkların yaşanma biçimleri, arkadaşlarla olan diyaloglar, dost meclislerinin kurulduğu sofralar…
Her şey o kadar değişmiştir ki.
Anka Kuşu başlarda anlam veremese de, dünya gezegeninin üzerinde yeni doğan bir varlık olduğun da zamanla kabul etmiştir. O yeni doğan da teknolojidir.
O teknolojinin hızla büyümesi ve olgunlaşması da yaşama kültürünü bir hayli değiştirmiştir. Başka dinamikleri olsa da en azından Anka Kuşu, bu kültür değişiminde teknolojinin belirgin olduğunu düşünür.
Anka Kuşu, bu değişime bazen ayak uydurur bazen uyduramaz. Aynı biz insanlar gibi…
Hepimiz eskiyi özlüyor. Nostalji kelimesini duyduğumuzda içimizde ki tarifsiz huzur ve pembelik hissi ile ‘Keşke o günlere dönebilsek’ diye yüreğimizden geçiriyoruz.
Çocukluğumuza dönmeyi…
Halk ekmek kuyruklarını, leblebi tozları ile öksürmelerimizi, minicik kutular içinde aslında tadı da çok olmayan renkli jöleleri, büyük bir gururla elimizden düşürmediğimiz tasoları, tetrisleri ve bin oyun iddiası olan ama içinden 15 farklı oyun çıkan atarileri…
Söylenceye göre, eskiye özlemin bir nedeni de geçmişte hiçbir şeyin değişmeyecek olmasıdır. Her şey aynı kalacak ve sürpriz yapmayacaktır, anılarımız.
Rivayete göre, o eskiyi özlemeye son nefesimize kadar devam edeceğiz. Özellikle de çocukluğu daha güzel geçen insanlar o yılları özlemeye devam edecek… Anka Kuşu’da…