2023 Haziran ayına 1 yıl var ama, kimi siyaset bilimcileri ve gazeteciler erken seçim ihtimalinin hala olduğunu söylüyor.
Cumhur ile Millet İttifakı, bu seçimin merkezinde bulunuyor. Millet İttifakının 6'lı masası, oluşturdukları ittifakın salt cumhurbaşkanı seçimiyle sınırlı olmasının savrulmasını yaşadı. Kendini toparlayan ve seçim yasası değişikliği hamlesine hamle ile cevap veren Ali Babacan, partisi DEVA'nın kendi logosuyla seçimlere gireceğini açıklayarak, yüzde 3'lük oranı hedefliyor. Barajın yüzde 10'dan %7'ye çekilen yeni seçim yasasında, %3'lük orana ulaşan siyasi partiye hazine yardımı kapısı açılıyor.
İşte Babacan'ın milletvekilliği seçimlerinde partilerinin müstakil girmesinin birinci hedefi bu. Daha önce de yazdım, bu doğru bir karar ve doğru bir hamle. 6'lı masadan ayrılmasını söylüyor Ali Babacan. Doğrudur, ancak DEVA'nın hem bu seçimde ki pozisyon kararı, hem de yeni seçim yasası hamlesi, 6'lı masanın stratejisini boşluğa düşürdüğü ayrı bir gerçektir. Masada ki CHP ile İYİ Partinin bir sorunu yok. Sorun, diğer bileşen 4 partide. Hem baraj sorunları var, hem de seçimi atlatacak ekonomi ve potansiyelleri yok. Abdüllatif Şener örneği ortada. Bir parti kurup genel başkan olmuştu ama, şimdi sıradan CHP Konya Milletvekili. Üstelik, Abdüllatif Şener'in Kılıçdaroğlu'na mihnetini her tavrında görüyoruz. Aynı mihnet limanına direksiyon kıran Ahmet Davutoğlu, kendisini yıllarca bakan, başbakan ve AK Parti genel başkanı yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a karşı vefa, ancak İstanbul'da bir semtin adı olabiliyor. Ali Babacan içinde aynı cümle geçerlidir.
Tokat ölçeğinde de benzer sorunlar yaşanıyor. Ne yazık ki siyasette vefa yok, yola çıktılarını yolda bulduklarına tercih çok, güven ve samimiyet denilen erdemler süresiz tatilde. Bir görevde bulunurken selam vermeyenlerin, görevden ayrılınca selam verecek insan arayışı ise tekrar edilen bir olgu. Bütün bunlardan ders çıkarmayanlar ise, tarih neden tekerrür edip duruyor diye şaşkınlıklarını sürdürüyor. Oysa, bulunduğu görevde dost biriktirebilseydiler, böylesine saçma şaşkınlık yaşamazlardı.
Seçim iklimindeyiz. Perşembenin gelişi Çarşambadan bellidir darb-ı meseli gibi, bu seçim çok çetin geçecek. Hem AK Parti için hem de diğer partiler için. CHP, MHP ve İYİ Parti, etki alanını genişletmek için çaba harcarken, seçime girecek diğer partiler ise rüşdünü ispat için uğraşacaklar. Ve herkesin bildiği gibi, rasyonel ankette, seçim sonucudur.
Peki, bu yazıya neden bu fotoğrafı koydum? Türkiye Gazeteciler Federasyonunun Antalya'da gerçekleştirdiği 65. Başkanlar Konseyinde, "kalem bırakma eylemi" yapmıştık. Çok amaçlı bu eylemin bir amacı da trollerin, sosyal mecra da itibar suikastı yapanların, bu mecrayı tehdit ve şantaj için kullananların gazeteci olmadıklarını ifade etmiştik. Anlayan anlamıştır.