Tarihi Hasankeyf ilçesindeki Ilısu Prof. Dr. Veysel Eroğlu Baraj Gölünde teknelere ilk defa binme fırsatı bulan her yaştan yüzlerce vatandaş, gölet üzerinde tarihin gölgesinde fotoğraf çekerek halay çekti.

Daha önce Batman’da deniz ve göletlerin olmadığı için teknelere binme fırsatı bulamadıklarını belirten vatandaşlar, teknelere ilk defa binmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirtti. Tarihi kentte yaklaşık bir saat tekne turu yapan vatandaşlar, jet ski şovu izledi.

Ilısu Barajı Bölgeye Hayat Veriyor…
Ilısu Barajı ile bölge adeta kültür ve turizmin cazibe merkezi olacak. Mevcut Hasankeyf’te herhangi bir yükseköğretim kurumu bulunmuyordu. Batman Üniversitesi ile yapılan işbirliği neticesinde Yeni Hasankeyf’e Turizm Otelcilik Yüksek Okulu ve Uygulama Oteli inşa edildi. Eğitime başlayan yüksekokuldan mezun olan öğrencilerin bölge turizmine büyük katkı sağlaması bekleniyor.

Sadece Türkiye’nin Değil Dünya’nın En Güzel İlçesi Olacak…
Hasankeyf, Dünya’nın en güzel ilçesi olacak. Bu konuda çok samimi ve kararlıyız. Bölge tarihi, kültürel ve tabiat turizmi bakımından cazibe merkezi olacak. Daha şimdiden baraj gölü üzerinde yamaç paraşütü aktiviteleri başlamıştır. Teknelerle gezinti turları, kano, yelken, dalış, flyboard gibi sportif faaliyetler yapılıyor.
Hasankeyf
Hasankeyf’in ne zaman kurulduğu kesin olarak bilinmemekle birlikte tarihi antik döneme kadar dayanmaktadır.[8] Hasankeyf höyüğünde yapılan çalışmalarda 3.500 yıldan 12.000 yıl öncesine kadar arkeolojik buluntulara rastlanılmıştır. Yerleşim, Yukarı Mezopotamya’dan Anadolu’ya geçiş yolu üzerinde ve Dicle Nehrinin kenarında kurulmuş olması nedeniyle stratejik bir öneme sahipti. MS 2. ve 3. yüzyıllarda sınır yerleşimi olarak Bizanslılarla Sasaniler arasında el değiştirmiştir. Diyarbakır ve çevresini ele geçiren Roma İmparatoru II. Constantius, bölgeyi Sasanilerden korumak amacıyla iki sınır kalesi inşa ettirmiştir. MS 363 yılında inşa edilen kale uzun süre Roma ve Bizans egemenliğinde kaldı. Hristiyanlığın bölgede 4. yüzyıldan itibaren yayılmaya başlamasından sonra yerleşim Süryani piskoposluğunun merkezi durumuna geldi. Kadıköy Konsili tarafından MS 451 yılında Hasankeyf'teki piskoposluğa Kardinal unvanı verilmiştir. Hasankeyf 640 yılında, Halife Ömer döneminde İslâm ordusu tarafından ele geçirildi. Emeviler, Abbasiler, Hamdaniler ve Mervaniler egemenliğinde kalan yerleşim 1102 yılında Artuklular tarafından ele geçirilmiştir. Artuklu Beyliği'nin 1102-1232 yılları arasında başkentliğini yapan Hasankeyf, en parlak dönemini bu tarihlerde yaşamıştır. Artuklular döneminde imar edilerek kale kasabası özelliğinden kurtulup şehir haline geldi. 1232 yılında Eyyubiler tarafından ele geçirilen yerleşim, 1260 Moğollarca ele geçirildi ve tahrip edildi. Hasankeyf'in Eyyubi hakimi Hülagü'ye bağlılığını bildirerek şehirdeki egemenliğini devam ettirebildi. Hasankeyf, 14. yüzyılda önemli bir şehir olma özelliğini korumakla birlikte eski parlak günlerine kavuşamadı. 1462 yılında Uzun Hasan tarafından ele geçirilen şehir Akkoyunlu topraklarına katıldı. Akkoyunlular'ın zayıflamasıyla 1482 yılında Hasankeyf'te Eyyubi emirlerinin yönetimi yeniden başlamıştır. Bir süre sonra Safeviler'in denetimine geçen yerleşim, 1515 tarihinde Osmanlı topraklarına katılmıştır.[8] 1524 yılına kadar Osmanlı yönetimine bağlı Eyyubi yöneticiler tarafından idare edilen Hasankeyf, bu tarihten itibaren Osmanlı idarecileri tarafından yönetilmeye başlamıştır. 17. yüzyıldan itibaren ana ticaret yollarının değişmesi ve Osmanlı-İran savaşları sonucunda ticarette görülen duraklama neticesinde şehir önemini yitirdi. 1867 yılından sonra Mardin Midyat’a bağlı olan yerleşim, 1926 yılında Gerçüş ilçesine bağlanmıştır. 1960 yılında karşıyakası ile bağlantısı kurulup ulaşımı sağlansın diye eski taş köprünün aşağı mevkiinde yeni betonarme köprü yapılmıştır. 1972'de daha önce Kalebaşı'nda kalan yerlileri eski aşağı şehirde inşa edilen yeni konutlara yerleştirilmiştir.[10] 1990 yılında Batman'ın il olmasıyla ilçe bu şehre bağlanmıştır.[7] Ilısu Barajının yapılması kararlaştırılınca tarihi yerleşimin sular altında olacak olması nedeniyle 3 km uzaklıkta yeni yerleşim kuruldu. Bu esnada tarihi yerleşimdeki Artuklu Hamamı, Sultan Süleyman Koç Camisi, İmam Abdullah Zaviyesi, Er-Rızık Camisi ve minaresi, Zeynel Abidin Türbesi, Eyyubi (Kızlar) Camisi ve kale giriş orta kapısı gibi büyük ölçekli yapılar ile türbe ve zaviye gibi tarihi yapılarda Dicle Nehri kıyısında kurulan Kültürel Park'a taşındı. 2019 yılı Kasım ayında Ilısu Barajı'nın su tutmasıyla 2020 yılı Şubat ayından itibaren su altında kalmaya başlamıştır. Koruma altına alınan Yukarıkale ise yapılan çalışmalar sonucu su altında kalmaktan ve zarar görmekten korunmuştur.
Yorum yazarak Kaleninsesi Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kaleninsesi Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kaleninsesi Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kaleninsesi Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Kaleninsesi Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kaleninsesi Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kaleninsesi Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kaleninsesi Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.