15 Temmuz gecesi Çanakkale

Milli iradeye sahip çıkan Çanakkale, dik ve kararlı duruşu ile olası kalkışma daha başlamadan bastırıldı.

Kimileri var ki, eşini ve çoluk çocuğunu evde bırakıp soluğu İskele Meydanında adı daha sonra Demokrasi Meydanı olarak hafızalara kazınan yerde demokrasi nöbeti tuttu.

Tıpkı bugünlerdeki gibi bunaltıcı sıcakla kavruluyoruz. Kimi tatilde, kimileri tatil planı yapıyor, kimileri ekmek derdinde sıcak havaya rağmen koşturuyor, birçoğu da iki gün hafta sonu tatiline hazırlanıyor. Herşey normal seyrinde Çanakkale’de. Kimse aklının ucuna getirmiyor olası darbe ihtimalini.

Oysa aynı saatlerde İstanbul ve Ankara’da çoktan başlamış hareketlilik ama sivil halk farkında değil. Parlamento (TBMM) yasa çıkarmaya çalışıyor, görüşmeler devam ediyor .

Dönüyoruz yeniden Çanakkale’ye. 15 Temmuz akşamı saat 10.30 gibi bazı duyumlar sosyal medya üzerinden ulaşıyor. Başında da dediğimiz gibi pek ihtimal verilmiyor. Niye verilsin ki..

Fakat gece saatler 23.00 biraz geçtiğinde İstanbul’da yaşananlar Çanakkale’ye yansıyor. Köprüyü bir grup asker kapatmış. Haftasonu rutin programı için Ak Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, seçim bölgesi Çanakkale’ye dönüyor. Ertesi gün uygulanacak program nedeniyle parti yöneticileri evlerine dönüşte alıyor haberi. Bundan sonrasını o geceyi canlı yaşayan 3 tanıktan dinleyelim.

Hamza Erkal (Dönemin Çanakkale Valisi) “İlk gün Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Ahmet Serdar Gündoğdu'nun sıkı yönetim komutanı olarak ilan edildiği için orası özellikle takip edildi. Hemen sabaha doğru Gündoğdu gözaltına alınmıştır. O gün burada bulunan askeri öğrencilerin özellikle de İstanbul'a darbecilerin çağrısı üzerine gitmeye kalkışması üzerine epey bir mücadele sonucunda onlara da 467 öğrenci, başlarındaki komutan ve otobüs şoförleriyle beraber gözaltı işlemi yapılmıştır. Daha sonraki süreçte durum normale dönmeye başlamıştı. Akabinde 8. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığında bir hareketlilik tespit edilmesi üzerine oranın Tugay Komutanı Tuğgeneral İsmail Gürgen ile ilgili gözaltı işlemi yapıldı. Emniyet mensupları arasında 36 kişi açığa alınmıştır. Adalet Bakanlığı'nın gönderdiği açığa alma listesi üzerine 16 hakim ve savcı açığa alınıp onlar da gözaltı yapılarak işlem yapılmıştır. Gelibolu'daki 2. Kolordu Komutanlığı'nda görevli üçer askeri hakim ve savcıyla ilgili gözaltı işlemi yapılmıştır. Otobüs şoförlerinin darbe girişimiyle ilgili olmadıkları anlaşıldığından onlar serbest bırakıldı. Jandarma Komutanlığında 3 tane muvazzaf subay, bunlardan ikisi yüzbaşı birisi de teğmen olmak üzere onlar da açığa alınmış, beylik silahlarına el konuldu. İlk o akşam ben ilgili yerleri arayıp, özellikle de yukarıdan gelecek, çünkü meşru olmayan bir grup tarafından ele geçirilen karargahlardan gelecek emirlere asla uyulmaması, bizim vereceğimiz talimatlarla hareket edilmesi gerektiğini söyledim”

Alper Altınok (15 Temmuz’da Ak Parti İl Başkan Yardımcısı Medya Tanıtım Başkanı ) “Toplantı bitmiş eve yeni dönmüştüm. Cep telefonuma gelen mesajla giyinip yeniden parti binasına dönüş için yola çıktım. O saatlerde yönetim kurulundan Murat Saruhan ve Ruçhan Özer ile mesajlaşmaya başladık ve İl binasında buluştuk. Ardından Valiliğe geçtik, o saatlerde Grup Başkanvekilimiz Bülent Turan geliyor diye. Polisin aldığı tedbirler dışında pek bir şey yok ama hareketlenme ihtimaline karşı ne yaparız diye de fikir alışverişi yapıyorduk. İl genelindeki bütün yöneticilerimiz parti binasına gelince biz halkın toplanma merkezi olan İskele Meydanına geçtik. Burada Harbiyeli bir grup askeri öğrencinin karşı taraftan İl merkezine gemiyle geçeceği haberi alınmıştı. Gemiler denizin ortasında alarga vaziyette açıldı. Anladık ki, Valiliğin aldığı bir karar. O gece sabaha kadar halkın sokağa çıkması için çalıştık. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın televizyon bağlantısı ile verdiği mesajın ardından her şey daha net anlaşıldı. O gece en büyük endişemiz Grup Başkanvekilimiz Bülent Turan’a yönelik olası bir kötü senaryo idi. Çünkü Bülent vekilimizin kalkışmacılar tarafından derdest edilmesi Çanakkale’nin düşmesi anlamına geliyordu. Valimiz, Kolordu Komutanımız ile birlikte çok iye koordinasyon sağlandı ve asker üniforması giymiş FETÖ’cü  teröristler muvaffak olamadı. “

Adem Yılmaz (İl Başkan Yardımcısı) “O gece düğündeydim. Gelen mesajla birlikte soluğu partide aldık. O arada Grup Başkanvekilimiz Bülent Turan’ın danışmanını aradım. Havaalanında olduğunu söyledi. Ben hemen havaalanına hareket ettim ama Çanakkale’ye o saatte uçak olmadığı bilgisini aldım. Meğer sayın Turan Edremit Havaalanına geliyormuş. Havaalanından ayrıldıktan 10dakika sonra bir yakıt tankerinin ikmal hazırlığı için havaalanına girdiği bilgisi ulaştı. Bütün derdimiz Bülent Beyi emniyetli biçimde güvenli bir şekilde Çanakkale’ye getirmekti. İstişare sonucu önceden tanıdığımız iki koruma polisi ve bir aracı Edremit’e doğru yola çıkardık. Halkın sokağa çıkmasıyla belli bir rahatlama oldu diyebilirim. Ondan sonra yaşadıklarımız zaten siz gazetecilerin de birlikte tanık olduğu şeyler”

Murat Yahya Sezgin (İl Yönetim Kurulu Üyesi) (Bülent Beyin Edremit havaalanına inmesiyle birlikte bu sefer yol güzergahı için emniyeti sağlamamız gerekiyordu. Bülent başkanımızın Çanakkale’ye geldiği bilgisi askeri yetkililere ulaşmamalıydı. Ezineli olduğum için oradaki askeri birlik geldi aklıma. Bütün genç arkadaşlarımı yola çıkardım ve emniyetin sağlanması talimatı verdim. Sayın Turan Ezine’ye geçtikten sonra tarafıma bilgi verildi. Alıp Çanakkale’ye  getirdikkendisini”

İlker Ülker (Gazeteci) “İlk duyduğumda aklıma havaalanı geldi. Oraya gittim. Bir takım cipler vardı ama hareketlenme yoktu. Sonra İskele’ye indim, ardından da Valiliğe geçtim. Halkın sokağa çıkmasıyla zaten FETÖ’nün planları bozulmuştu. ”

İsmail Sazanoğlu (Serbest) “ Hayatı ihtilal ve darbelerle geçmiş bir aileden geldiğim için az çok bilgim vardı. İlk duyduğum an İskele’ye koştum. Demokrasiye sahip çıkma adına kendimi siper etmeyi göze aldım. Bu millet ve bu vatan için.”   

Mehmet Celen-Özel haber