Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, İzmir Afet Koordinasyon Çalıştayı'nda çeşitli değerlendirmelerde bulundu. Sözbilir, volkanik patlama, tsunami ve deprem konularını ele aldı.
Prof. Dr. Hasan Sözbilir, İzmir Afet Koordinasyon Çalıştayı'nda deprem, tsunami ve volkanik patlamalara dair sunum yaptı.
İzmir'in doğal afet tehlikelerinin yalnızca deprem ve tsunami ile sınırlı olmadığının altını çizen Sözbilir, şunları söyledi: "Dünyada gözlemlenen tüm doğal afetler belli zamanlarda İzmir'de de etkili olabiliyor. Son dönede yeni bir afet türü olarak, volkanik patlama tehlikesi de ortaya çıkmış durumda. İzmir İl Afet Risk Azaltma Planı'na, volkanik patlamayı da eklemek gerekiyor. Volkanik bir patlama olduğunda ne tür önlemler alabiliriz, bununla ilgili çalışmaları da yapmamız gerekiyor."
Sözbilir, Ege Denizi’ndeki son depremlerin Santorini Adası'nın kuzey kesiminde meydana geldiğini belirtti ve sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Bu bölgede çok sayıda volkan var. Geçmişte 5-6 kez püskürmeler gerçekleşmiş, bunları depremler izlemiş ve ardından tsunami ve volkan patlaması gerçekleşmiş. Bunlar, Afrika levhasının Anadolu levhasının altına dalmasıyla oluşuyor. Bu evrimsel bir süreç, dalma-batma olayı sürdükçe bölgede binlerce yıl deprem, volkan patlaması ve tsunami olacak."
Santorini Adası’nda M.Ö. 1600 senelerindeki patlamanın 6 şiddetinde bir deprem oluşturduğunu, volkanın yeniden patlaması durumunda atmosfere büyük oranda kül ve gaz yayılacağını belirten Sözbilir, bu durumun çevre kirliliğine, tarım alanlarının zarar almasına ve çeşitli çevresel problemlere yol açabileceğini söyledi.
Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Ege Bölgesi’nde yaşanabilecek bir tsunaminin ortalama yarım saat içinde kıyılara ulaşabileceğini belirtti ve şöyle konuştu: "Önce deprem, ardından tsunami yaşanıyor. İkisi aynı anda olmuyor çünkü tsunaminin bir varış süresi var. Bizim en az yarım saat vaktimiz olacak. Bir tsunami olduğunda ne yapmamız gerektiğini biliyorsak bir sorun yaşamayacağız. Kıyıdan karaya, deniz seviyesinden yukarıya doğru gitmemiz gerekiyor."